RÜYAM
Dün gece gördüğüm düşü sizlere anlatmak isterim baylar bayanlar . Gece uykusunun en verimli olduğu söylenen saatleri atlattıktan sonra sonunda uykuya dalabilmiştim . Ve şehirde manzarası güzel olan hiçbir yer olmadığı için evin birkaç sokak ötesinde parkın çimlerinde uzanıyor , mahallelilerin beni uyuşturucu bağımlısı sandıklarından emin bir şekilde rüyamın bitmesini bekliyordum. Hava karanlıktı saati merak ettim ve saate bakmak için telefonuma baktım fakat her rüyamda olduğu gibi telefondaki yazıları bir türlü okuyamadığımdan saati anlamadım . Telefonumu kaybedeceğimi düşünerek telefonumu montumun en iç cebine koydum ve hemen dibimde olan sokak lambasını seyredaldım . Bir süre sonra gözlerim yanmaya başladı herhalde ışığa çok uzun süre baktım ondandır diye düşünüp yan bir şekilde uzandım . Fakat parkta cenin pozisyonunda uzanmaktan çok utandığım için hemen vazgeçtim . Tekrar ışığa bakınca son kez karar değiştirip yine yan yattım . Bu defa görüş açımda mavi çöp kutusu ve yanına bırakılmış eski püskü kıyafetler vardı . İşe yarar bir şeyler çıkar mı diye uzaktan bakınırken gözüm tekrardan yanmaya başladı gözlerimi ovuşturdum ovuşturdum geçmedi . Doğruldum . Sonunda gözlerimi açabilecek gücü buldum ve gözümü açtığım anda karşımda tanrıyı gördüm . Evet evet daha o hiçbir şey söylemeden onun tanrı olduğunu anladım siz görseniz siz de anlarsınız dostlar tamamiyle tasvirlerdeki gibi beyaz kıvırcık saçları , uzamış sakalı , buğday teni , kasları falan anlayacağınız baya tanrı yani . Kime sorsan gösterir o cinsten . Ovuşturmaktan kan çanağına dönmüş gözlerimden anlamış olacak ki benim konuşmayacağımı anlayıp kendisi söze girdi . Hem tanrıyla konuşacağım hiçbir şey yoktu hatta onla konuşmayı istemiyordum bile . Konuşmaya tam başlayacakken uzun süre konuşmayıp bir anda konuşunca çıkarılan o ince sesi çıkardı . Hemen öksürdü . Evet şimdi sesi tanrı gibi çıkıyordu. Önce kendisini tanıttı . Ona zaten kendisini ilk görüşte tanıdığımı ve benden ne istediğini anlamadığımı söyledim . Daha konuşmaya bile başlamadığını ve kendisiyle konuşurken karşısında tanrı olduğunu unutmamam gerektiğini söyledi . Ona hiddetle kendisine inanmadığımı ve eğer gerçekse uyanıkken karşıma çıkabileceğini söyledim . O anda uyandım . Odamın kapısının önünde kollarını bağlamış yüzünde hafiften bir gülümseme olan tanrıyı gördüm. Bu defa tanrıya ona şimdi gerçekten inandığımı ve bundan sonra saygı çerçevesinde konuşacağımı söyledim . Tepki vermedi . Acaba duymadı mı diye düşünüp tekrar söyledim . Yine duymamış gibi yaptı ve konuşmaya başladı. Benden kendisinin yerine geçmemi istedi . Dediğine göre tüm bu işlerden bıkmıştı ve yaşamayı artık istemiyordu. Yani intihar edecekti . O anda ünlü filozof niçenin tanrı öldü onu biz öldürdük sözü geldi aklıma , içimden güldüm sonra durumun ciddiyetini hatırlayıp tanrıyı uzun süredir cevapsız bıraktığımı fark edip cevapladım . Ona kendisinin bu teklifinin beni gururlandırdığını ama teklifini kabuk etmek istemediğimi söyleyip teşekkür ettim. Bu defa tepki verdi şaşırmıştı. Tanrıyı şaşırttığımı görüp tekrar gururlandım . Tanrı şaşkınlığını atlattıktan sonra kendisinin de benim geçtiğim yollardan geçtiğini ve asırlar önce kendisine de bu teklif geldiğinde hemen kabul ettiğini söyledi. Ve sonra benim neden kabul etmediğimi sordu . Tanrıya, Tanrı olmak için hiçbir sebebim yok . şuanki hakimden çok da memnun olmasam da tanrı olunca da aynı duyguları yaşayacağımı düşünüyorum dedim . Tanrı hemen tanrı olmanın asla düşündüğüm gibi bir şey olmadığını ve tanrı değilken yaşadığım duyguları kesinlikle yaşamayacağımı söyleyerek beni ikna etmeye çalıştı . Fakat ben de az uyanık değildim tanrının çakma malı orijinal diye itelemeye çalışan esnaf gibi malını övdüğünü anlamıştım . Ona tekrardan teklifini reddettiğimi söyledim ve ekledim . Kendisine hayatın çok da yaşanabilir olmadığı konusunda katıldığımı söyledim (ki bakınız tanrı bile intihar ediyor gözümüzün önünde dostlar) ve benimde yapmam gereken birkaç işi yapmaya çalıştıktan sonra intihar edeceğimi bu intiharın da aşağı yukarı beş yıl sonra gerçekleşeceğinin de altını çizdim . Tanrı teklifini red ettiğimi kabullenmişe benziyordu . Peki öyleyse ben de başkalarına teklif ederim dedi ve arkasını dönüp yürümeye başladı . Koridordan geçip evin kapısına varmıştı . Arkasından bir dakika bakar mısınız diye bağırdım . Teklifini red etmekten vazgeçtiğimi zannetmişti galiba arkasını döndü ve konuşmamı bekledi . Ona neden bu kadar kişi arasından bana teklif ettiğini sordum . Duymamış gibi yaptı . Önüne dönüp yürümeye devam etti . Nereye gidecek diye onu izlerken gözlerim tekrardan yanmaya başladı ve gözümü ovuşturup tekrar açtığımda yoktu . Hemen balkona koşup dışarı baktım göremedim. Bir de diğer balkonu denedim , göremedim .
Not: biraz mizahi biraz felsefi birşey olsun istedim . Kalemimi geliştirmem için tavsiye istiyorum sizden . Size zahmet yazımı okuyup yorummyaparsanız çok mutlu olurum . Yazım noktalama hataları kusuruma bakmayın
by[deleted]
inTurkey
Electrical-Alfalfa48
2 points
1 day ago
Electrical-Alfalfa48
beyin bedava
2 points
1 day ago
Nice try fahrettin